Aşkta ve Kumarda Kaybetmek: Evim Sensin

Murat AKSER profil resmi

Yazarı : Murat AKSER

Kategorisi : Vizyon Filmleri

Yayınlanma tarihi : 07.11.2012

Etiketleri : Vizyon filmleri, 2012, Özcan Deniz, Evim Sensin, Ya Sonra


Ya Sonra filmiyle yönetmen olarak sinema dünyasına başarı ile adını yazdıran
Özcan Deniz bu ikinci filminde duvara toslamış. Öncelikle 2004 yapımı bir
Kore film olan A Moment to Remember’ın birebir uyarlamasını yaparak bir
yanlışa imza atmış. Daha önce de başarılı olan romantik filmlerden bir olan Aşk
Tesadüfleri Sever için de benzer itham yapılmıştı (jeux d'enfants filminden).
Ancak Kore kültürüne ve sinemasında uyabilecek bazı özellikler Yeşilçam gibi
günümüze kadar gelen bir melodram geleneği olan sinemamıza ve seyirci
kültürümüze uymayabilir.
 
Evim Sensin mütaahit babanın zengin kızı Leyla ile inşaat amelesi İskender’in aşk
hikayesi. Evi bir erkekle babasının izni olmadan bir yıl yaşayan ve O’nu terkeden
Leyla eve döndükten sonra babasının şantiyesindeki işçi İskender’e tutulur.
Çift evlendikten sonra da başları dertten kurtulmaz. İskender’i 5 yaşındayken
terkeden annesi geri gelir ve para talep eder. Leyla is unutkanlıkla sonuçlanan
bir zihin rahatsızlığına tutulur. Sonunda en yakınını bile tanıyamayan Leyla
İskender’in kollarında ölür.
 
Film görsel açıdan, kurgu yönünden ve hatta oyuncularının çabalarıyla ayakta
kalmaya çalışıyor. Ancak Fahriye Evcen’in aklı başında genç kadın olmayı
başardıktan hemen sonra aynı karakterin Özcan Deniz ile olan sahnelerde
kadınları küçük düşürücü bir şekilde küçücük bir kız çocuğu olarak oynaması
akıl ve mantıkla anlaşılacak bir durum değil. Eğer ki Kore yapımı orjinal filmde
de oyunculuk bu ise ve birebir kopyalanması istenmiş ise sonuç hezimet olmuş.
Diğeri ki düşünmek istemiyoruz, yönetmenin sorumluluğudur, tıpkı tüm filmin
teknik, sanatsal, vizyon ve gişe başarısında olduğu gibi.
 
Özcan Deniz senaryoyu da kendisini yazmış gözüküyor. Bu açıdan maço, tapılası
adam gibi adam erkek karakterin her yaptığı ilkel neandertal hareket e maruz
görülüyor. Kadına olan saygısızlık, kafası kızdığına şiddet uygulama, para sahibi-
baba otoritenin önünde itaat, her bir davranış ataerkil sistemi onaylayan ve
yeniden üreten tavırlar. Ayrı bir psikoz ise İskender’in terkedilme korkusu.
Annesinin onu terk etmesi nedeniyle eşine sevdiği insana bağlanamıyor. Ve en
sonunda onu terkeden hakaret eden duygusuz ve duyarsız annesi ile ölü karısı
üzerinden yeniden biraraya geliyor.
 
Filmin özendiği bir Love Story (Aşk Hikayesi) olabilir. Özgün Türkçe şarkılar
yerine İngilizce parçaların çalması da uyarlama-uluslararasılık hissi vermeye
yönelik. Ancak bu filmi anlatım, olay örgüsü, oyunculuk ve temelinde
inanılırlığını sorgulamamıza neden olduğu için de sonuç tam bir fiyasko. Fahriye
Evcen ile olan aşkının magazin basınında küllendiği ve yönetmen kariyeriyle
kumar oynayan hale gelen Özcan Deniz, her iki alanda da tam bir hezimete
uğramış görünüyor. Yönetmene üçüncü filminde şimdiden başarılar dileriz.
Bülten kaydı için tıklayınız